Mustafa Kirimoğlu ve Türkistan aydinlari.
Sayin Mustafa Cemil Kirmoğlu hakkinda bir çok kitab ve filmler çevrildi. Degerli araştirmaci arkadaşlarimiz belkide gedip yerinde araştirma yapamadiklari memleket Özbekistandi. Kirimoğlunun uzun yillar yaşadiği Özbekistanda biraktiği siyasiy izler ve Kirim Tatar gardeşlerimize Türkistandaki etkisini inceleyen araştirma rastlamadim. 1930 larda Türkistanda Stalinçilerin başlatdiği açlik katliamlari İkinci dunya savaşiyla çok hizlandi.
1945 yilina gelindiginde Türkistanda 7-8 milyon soydaşimiz açlik-sefalat ve savaşdan öldürüldü. O dönemde Türk boylarinin en kalabalik boyu olan kazak Türkleri nüfusunun 70% kaybetdi.
1944 den başlayan boylarin sürgünü; O dönem Türkistanda zaten aç olan boylari bir-birine duşmanlik, ayirmacilik propagandasi körüklemekteydi. Kirim Tatarlarini Özbekistana , Kazakistana, Kirgizistana getirilmesi asimile olmalari kolaylaştirmak maksadliydi. Bir kismi zaten isyançi vilayetlerden zorla göç ettirilen ahaliyle baraber çöllerde pamukçuluk yapmaya zorlamaktaydi.
1930 larda kamolastirma maksadiyla Türkistanin tüm behçeleri/topragi devletin eline geçdi. Halkin evinin önunde kalan meyve ağaçlari kesildi. Kazakistan bozkirlarina göç ettirilen Kirimlilarin çoğunun ölmesine sebebide kişin çok soguk olmasi ve açlikdi.
Özbekistan 1960 lara gelindiginde Sovetlerin önemli gelişmiş cumhuriyeti oldu. Özbek dili ve azda olsa yaşam şekli millileşmeye başladi. Ayni dil ve medeniyete bağli olan Kirimlilarda kendi lehçe ve kültürlerini yeniden canlandirmak için özbek aydinlari destek oldular. Sovetler ister istemez Türkistan tarihini araştimak zorundaydi. Tarih Kirim Tatarlarini Türkistandaki boylarla ayni olduğunu söylemekdeydi. Özbekistan hep Stalin ve sonrasinda devamli,Özbek aydinlari mahkemelerde idamlar, sürgünlerle korku altinda kalmaya devam etmekteydi. Benim ailem Sibirya, Kazakistan.. sürgününden ancak 1967 yilinda dönabilmişlerdi. Özbek milli uyanişi edabiyat, dil ve tarih meselelerinde başka Türk cunhuryetlerine göre çok ilerideydi. Kazakistan ve Kirğizistanda ruslaştirma 90% ulaşmişdi. Uralarda kazakça, kirğizça mekteb kalmamişken Özbekistanda bunlar için yayin evleri fakulteler açildi. Bu milli şuur azda olsa varliğini gostermekteydi. Özbekistanda türk boylarindan 96 sini bula bilirsiniz. Kirim Türkü kendi boyunu söylediginde özbekler arasindada ayni boyden gelenler vardi.
1970 lere gelindiginde Kirim Türkçesinde şiir kitablari, romanlar yazildi ve özbek yazarlar birliginde Kirim adabiyati önerilmeye başlandi. Kirim sanatçilari kendi muzik derneklerini kurdular. Kazakistanda ve Kirğizistanda bu meseleler mümkün degildi. Kirim tatarlari Özbekistanda 1960 yillarindan sonra toplumdan destek göremedi. 1970-80 ler arasinda Kirim meselesi özbek aydinlari arasinda tartişilan ve biraz milli olan kişilerde maneviyat yakinligi oldiğunu söyleyebiliriz. Maksud Şeyhzade, Aybek, Askad Muhtar, Şukrulla gibi yazarlar ve akademik Hamid Sulayman, Böribey Ahmedov gibi aydinlar Pantürkizimle suçlanmişlar ve sürgün-hapislerdeydiler. Onlarin Özbekistana dönmeleri sadece edebiyat ve tarih meselelerinden olsada Türküstan fıkirleri yeniden yayildi. Bu meseleler Kirim Tatarlarina döğrudan etki yapmasada ortamda yümşama, acinma saygi duymaya sebep olmaktaydi. Kirima dönma hereketini Özbekistandaki Tatarlar arasinda taşkilatlanmasida birazda müsayit ortamdan doğmakdaydi. Kendisi baski altinda olan bir halk sürün olan başka bir kardeşine açik destek olmasini beklemek saflik olurdu. 21 nisan 1968 Taşkent vilayeti Çirçik Şehrinde Kirim tatarlari bahar bayrami münasibetiyle toplu kutlama ve piknik yapmaya başlamişlar. Bunun organize miting olduğuna karar veren KGB halk kutlamasini askerle kuşatarak tutuklamalar yapmiş. Sonra Mustafa Cemil dahil bir çok tatar aydinlarini mahkemeye çikarmişlardi.
4-12 nisan 1969 yilinda Sovetlere karşi en uzun süren isyan Taşkentde başlamiş. 4 nisan rus takimiyla özbek futbol takimlari arasindaki maçda özbek türibünlerinden 'Ruslar def ol' pankartlari kaldirarak olaylar başlatilmiş. Ayni gün Taşkent sokağlarinda slav görünümlü kişileri yakalayib döven, tartaklayan 10 binlerçe özbek gençleriyle dolmuştur. Her gun Taşkentin özbekler kisminda KGB tutuklamalar yaparken, buna karşi 8 nisanda başlayan isyanlar 12 nisanadek devam etmiş. Sonuçda 1000 fazla özbek tutuklandiğini ve mahkemesiz, sirra kadem kayib olduğunu bilmekdeyiz. Kirim Tatarlari ayni yil gizlice Moskvaya giderek Kizil maydan yakinlarinda toplanarak mitig yapdiklarini, Kirima dönma teleblerini Politbüroya bildirdikleri kaytlara geçdi.
Taşkent olaylari sovyetlerin bilgileri yanliş haber verdiginden özbekler arasinda 'Azadlik', 'Amerikanın sesi' radiolarini dinlemek yayginlaşti. 1970 lerig başindan beri Mustafa Cemil gibi disident(Karsit görüslü), antisovyet, insan haklari savunucusu hakkinda bilgiler yayinlanmaktaydi. Türk dünyasinda Sovyetlere karşi gelen olarak taninan tek kişi sadece Kirim oğluydu. Kazakistanda birkaç isyan olmasina ramen, Taşkentte en uzun süren milli direniş bile kendinden bir lider çikaramamiştir. Kirim oğlunin liderligi antisovyet olan Rus, Gürcu, Ukrain... disidentlerle işbirliginde olmasıydi. 1979 yilinda özbek yazar Mamadali Mahmud (Evril Türan) Ölmez kayalar romaniyla sovyetlere karşi olduğunu yazmakdaydi. Şir Rauf Perfi Türkistan şiirlerini yayinlamaya başladi. Mustafa Cemil hapisdeki hayati aydinlar arasinda pisilti gezetelerinin gündelik konusuydu.
Afganistandaki sovyet askerligiden kaçarak mücahitlere siginan onlarça özbek sahte tabutlarda gömülmekdeydi. 1980 lerin başindan Politbüro 'özbekler işi' dosyasini ele almişti. Moskovanın doğrudan emrinde olan Ermeni Gidlyan ve Yahudiy İvanov soyadindaki savcilar 10 binlerçe özbek yöneticisini hapise attirdi. Onlarça kişi idam etildi.
Özbekistani Sovyetlerden ayirmak isteyen sahte kommunistlerin başinda Ahmetcan Adilov gösterilmekdeydi. Lionid Brejnev ve damadina çok miktarda rüşvet verende Adilov ilan etildi. 1984 yilda Moskovada Sovyet yüksek mahkemesinde Adilov 'ben rusça istemem, benim ana dilim özbekçe ve ben Amir Temurun torunuyum. Sizin mehkeme istilacilar mahkemesidir. Sizleri tanimayacağim-' dedi. Bu canli yayinda söylendiginden rusça tercüme etirilmedi. Sovyetlerin her yerinde özbeklera karşi propaganda başlatilmişdi. Özbekler artik milliyetçi olmakdan başka çareleri kalmayan Türkistanliydilar. Kirim Tatarlari meselesi şimdilerde açik konuşulmaya başlanmişti. Benim çalişdiğim yayin evinde ayni odada antisovyetlikde suçlanan 4 kişi çalişmakdaydi.Benim Türkistanin eski asilzade ailesinden gelmekde olduğumu bildiklerinden bazi meseleler açikça bahsedilirdi.1984 sonunda bende tutuklandim. Mahkeme beni sovyetlerin tüm orta ve büyük şehirlerine girme yasagi verdi ve sürgüne gönderdi. Mustafa Kirim oğlunun hapislerde yapdiklarini bilmekteydim ve onu dişaridan destekleyenlere yardimda etmişdim.Hapisdeyken Ustanın tecrübelerinden yararlandim. Açlik grevi ve siyasi mahkum olduğumu açikladim.Gorbaçov iktidari gelmesi bizi kurtarmişdi.Mustafa Cemili 1989 yilinda Taşkendeki evinde ziyarete geldik. Yanimda kazak siyas disidenti Almaz Estekov kardeşimle baraberdik. Uzun-uzun söhbet etdik. Usta Kirima döndü. Kazakistan bağimsiz, Özbekistan bağimsiz emma Almaz Estekov kazak hapishnesine bende özbek hapisinde uç-dört senelik 'ikamet' etmemiz kismetde varmiş.
Yil 2013 sonbahar, Mustafa Cemil ustamizin 70 ci ad günü. Nice mutlu yillara Ustam.
Sayğilarimla Sefer Bekcan.